A.Turan
OFLAZOĞLU
A.Turan
OFLAZOĞLU
Sezai Coşkun, Bir Mutlak Avcısı
Aslen Kayseri'li olan Turan Oflazoğlu, 1932'de Adana'nın İsahacılı Köyü'nde doğdu.
Bünyan İlkokulu'ndayken, kendi yaptığı Karagöz figürleriyle kasaba halkına temsiller verdi. İstanbul'a geldi; Gedikpaşa Ortaokulu ve Vefa Lisesi'nde okuduktan sonra, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde Felsefe ve İngiliz Edebiyatı bölümlerini bitirdi. Amerika'ya giderek Washington Üniversitesi'nde tiyatro dersleri aldı.
1964 yılında Türkiye'ye döndükten sonra TRT İstanbul Radyosu'nda Dramaturg olarak göreve başlayan Oflazoğlu, 1997 yılında buradaki görevinden emekliye ayrıldı.
Halen İstanbul'da şiir ve tiyatro çalışmalarına devam etmektedir.
Prof. Dr. İnci Enginün”
Oyunları
Keziban
Allah'ın Dediği Olur
Deli İbrahim
Sokrates Savunuyor
Güzellik İle Aşk
IV. Murat
Gardiyan
Bizans Düştü (Fatih)
Genç Osman
Dörtbaşımamur Şahin Çakırpençe
Elif Ana
Kösem Sultan
Sultanahmet Camii Ses ve Işık Gösterisi
Cem Sultan
Kılıç ve Ney (III.Selim)
Sinan
Kanuni Süleyman
Yine Bir Gülnihal
Yavuz Selim
Korkut Ata
Şenlik (Bale)
Olimpiyat (Bale)
Çevirileri
Dibbuk, S.Anski
Ceza Sömürgesi, Kafka
Kafka ile Konuşmalar, Gustav Janouch
Duino Ağıtları ve Seçmeler, Rilke
Böyle Buyurdu Zerdüşt, Nietzsche
Seçme Şiirler, Hölderlin
Baba, Strindberg
Yedinci Mühür, Bergman
Bernarda Alba'nın Evi, Lorca
Kanlı Düğün, Lorca
Othello, Shakespeare
Romeo ile Juliet, Shakespeare
Kış Masalı, Shakespeare
TV ve Film Senaryoları
Mütarekeden Büyük Taarruza (Film Senaryosu)
Topkapı (TV Senaryosu)
Atatürk (Oratoryo Metinleri)
Şiirleri ve Denemeleri
Sevgi Hakanı
Fetih
Dörtlükler
Shakespeare (Denemeler)
Molière (Denemeler)
Mutlak Avcıları (Denemeler)
Aslen Kayserili olan Ahmet Turan Oflazoğlu, 17 Şubat 1932'de Adana'nın İsahacılı Köyü'nde dünyaya gelir. Çocukluk yıllarını, aynı zamanda ilk hocası da olan babası Ahmet Fevzi'nin imam olduğu Ceyhan'ın Mangıt Köyü'nde geçirir. Gördüğü bir rüyada kendisine "Buradan Abdülkadir Geylani geçti" diye seslenildiğinde, babası "artık zamanı geldi" diyerek önüne koyduğu rahlede kendisine Kur'an öğretmeye başlar.
Dokuz yaşında babasını zatürreden kaybeden minik Turan, Ceyhan'da iş bulan küçük ağabeyi Bekir Sami'nin yanında annesi Hanife ile bir yıl kalır. İkinci Dünya Savaşı yıllarında annesiyle birlikte Bünyan'a dayısının yanına giderler ve burada Bünyan İlkokulu'nu birincilikle bitirir. İlkokulda öğretmeni Yusuf Batur ona temsillerde başrol oynatır; kendisi de yaptığı figürlerle kasaba halkına Karagöz temsilleri verir. Bulunduğu yerde ortaokul olmaması ve kentteki okula da devam edememesi nedeniyle babasının köyü olan Karadayı'ya gider ve orada bir yandan çiftçilike uğraşırken, diğer bir yandan kış günlerinde köylülere "Hazreti Ali Cengi" ve "Köroğlu" destanları okur.
Daha sonra eğitimini tamamlamak üzere büyük ağabeyi Mustafa ile 1945 yılında İstanbul'a giden Oflazoğlu, Kumkapı Ortaokulu'nda Neriman İlci'den İngilizce ve Hakkı Bey'den Tarih sevgisi alır. Lise eğitimini 1951'de Vefa Lisesi'nde tamamlar. Vefa Lisesi futbol takımında oynamış, Fenerbahçe Futbol Takımı'nın seçmelerine katılmış, fakat seçmelerde sakatlandığı için seçmeleri tamamlayamamıştır.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesine giren Oflazoğlu, hayal gücünü bağladığı ve yaradılışına aykırı olduğunu düşünen Dr. Oğuz Bey'in tavsiyesiyle bir yıl hukuk okuduktan sonra İngiliz Dili ve Edebiyatı Fakültesine geçer. Burada da üç yıl öğrenim gördükten sonra, Takiyüddin Mengüşoğlu'nun yönlendirmesiyle İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümüne devam eder.
Üniversite yıllarında, Peyami Safa'nın çıkardığı "Türk Düşüncesi" adlı dergide "Limon" adlı şiiri ilk kez yayınlanır. Aynı şiiri Behçet Kemal Çağlar da yaptığı radyo programında okur. Üniversiteden mezun olduktan sonra askerliğini, Cevdet Sunay'ın mütercimi olarak Ankara'da yapar.
Lise yıllarından itibaren şiir yazan Oflazoğlu, İstanbul Edebiyat Fakültesinde öğrenciyken tanıştığı Ahmet Hamdi Tanpınar'ın "dram kabiliyeti var sende, tiyatroyu denemelisin" demesi üzerine oyun yazarlığında karar kılır. Ahmet Hamdi Tanpınar bir seferinde de "Çok renkli şiirlerin var. Bizim gibi turşusunu kurma yayınla da, cümbüş olsun alemde" diyerek şiirlerini yayınlamaya teşvik eder.
1963'te Fulbright bursuyla gittiği Seattle'daki Washington Üniversitesi'nde oyun yazarlığı programına katılarak Grant Hubbard Redford'un öğrencisi olur. Bir ara ayrılmak isteyen Oflazoğlu'na Redford: "Herşeyi kucaklayan bir ruhun var, sen bu işi becereceksin, devam et." sözleriyle geri adım attırır. Sonrasında Redford tarafından verilmiş bir ev ödevi olarak yazdığı ve İngilizce'ye çevirdiği "Keziban" hocasının da beğenmesi üzerine Seattle'da sahnelenir. Böylelikle Oflazoğlu şiirden tiyatro dünyasına geçmiş olur.
1964 yılında Türkiye'ye döndükten sonra TRT İstanbul Radyosu'nda Dramaturg olarak çalışmaya başlar, 1968 yılınının 22 Temmuz'unda Ayşe Sevil Göze ile evlenir ve bu evlilikten Görkem ve Gizem isminde iki kızı olur. 17 Şubat 1997 yılında TRT'deki görevinden emekliye ayrılan Oflazoğlu, halen İstanbul'daki evinde, şiir ve tiyatro çalışmalarına devam etmektedir.